Hoşgeldim


Merhaba,

Bloğuma en son 6 ay 8 gün önce yazı yazmışım. En son 3 ay 20 gün önce taslağıma "bili" diye başlamak istediğim hikayemi bitirmemişim, bitirememişim...Acaba o tarihlerde aklımdan neler geçiyordu? Mutlu muydum? Yoksa mutsuz olduğum için gene bloğuma mı sığınıyordum? Ne yazmak istemiştim acaba...

Hayat ne kadar çabuk geçiyor, öyle değil mi?

Ayıp olmasın diye bunca süredir ne yaptın diye sorarsanız, pek bir şey söyleyemem. Sanki herşeyi dün anlatmış gibiyim. Üzerime bir fil oturmuş ve ben konuşmakta zorluk çekiyor gibiyim. Lakin bir yandan da anlatmak isteyip fikir danışmak istediğim çok konu varmış gibi...

İnstagramıma şöyle bir baktım da, görünüşe göre 2017'nin Mart ayında hiç birşey yapmamışım. Gerçi bu zaman içinde sosyal medyada da pek aktif değildim. Benden geçti bu işler biraz. İnsanların yalan dünyaları pek ilgimi çekmiyor. Ama bloğa girip içimi dökmek terapi gibi diyebilirim. Buralar nostalji kokuyor. 

Bu arada teyze oluyorum. Şu hikayede bahsettiğim gençler bir bebek bekliyor. Hayırlısı ile Nisan ayında doğacak. 

"Büşra teyze." Diye çağırılacak kadar oldum demek. Vay be!
Yak bir sigara. (Sigara kullanmıyorum) 

Onun dışında en yakın arkadaşım 2018 yılının temmuz ayında evlenecek inşallah. Bütün hayatı boyunca kendi ırkımdan bir insan ile evlenmeyeceğim dedi fakat çok büyük konuştu. Düğünü için Mısır'a gidiyoruz. Hazırlıklarımız büyük.

Sanırım bende biraz büyük konuştum. Bende hayatım boyunca Türk birisi olacak dedim ama şuan öyle değil. Merak etmeyin biz evlenmiyoruz. En azından ben evliliğe daha hazır değilim. Yaşım sadece 25. Gerçi şimdilik. Ocak ayına şurada ne kaldı ki? 
Herşeyin hayırlısı.

Ve bu yaz 3 hafta Türkiyedeydim. İstanbul, Arhavi, Sapanca ve tekrardan İstanbul derken zaman öyle bir akıp geçti ki...

Kış geliyor ve bende yavaş yavaş kürkçü dükkanıma geri dönüyorum. 

Sizin yaz tatiliniz ya da son 6 ayınız nasıl geçti? 
Sağlıkla Kalın.