İşten Çıkıyorum

Eskiden bloğum garipsediğim ve anlamaya çalıştığım insanlar hakkında yazdığım yazılar ile doluydu. Şimdi ise, günlüğüm oldu diyebilirim. Biliyor musunuz? Ben aslında hiç günlük tutmadım. Belki de içimde ukte kalmış ve ben psikolojik olarak farketmiyorum. Neyse, konumuz bu değil. Bugünkü konumuz benim işten çıkacağım. Biliyorum biliyorum, daha yeni girmiştim. Ama başka bir şirketten iş teklifi aldım. Devlet baba bizimle çalışır mısın dedi. Bende uçarak kabul ettim tabi ki. Aslında o kadar uzun bir hikaye ki bu konu hakkında hayatımda gelişen durumlar. Lakin pek emin değilim öğrenmek istermisiniz. Bu yüzden ben şimdi kısa kesiyorum. Şuan çalıştığım şirket küçük çaplı, evime yürüme mesafesi olan, yeni başlayanlar için ücreti fena olmayan ve üretim mühendisi olarak çalıştığım özel bir firma. Ocağın 11'inde başlayacağım yeni işim evime gene yürüme mesafesinde olan, yeni başlayanlar için ücreti yüksek doz olup operasyon ve endüstri mühendisliği yapacağım bir devlet firması.

Seveceğim bir iş yani. Yalnız da değilim. Daha önce birlikte işler yaptığım ve hayalimiz de birlikte çalışıp hatta ev bile tutmalıyız dediğimiz üniversiten bir arkadaşım da var. O her ne kadar New York'da ki şubede çalışıyor olsa da, aynı işi yapacağız ve eğitimlerimiz aynı olacak.

Merak ediyorum acaba orada da bir Türk ile karşılaşacak mıyım? Lakin karşılaşmasam da, benim böyle yerlere gelmem gurur veriyor. İçimde yaşıyorum sevincimi. Kimseye söylemedim daha. Sadece ailem ve bir arkadaşım biliyor. Ve şimdi günlüğümü okuyan siz.

Gerçekten hayatta herşeyin bir nedeni var. Bunu yazıya dökemeyecek kadar hayatımda olaylar yaşadım ki...
Şimdi anlıyorum. Şimdi daha iyi anlıyorum.

Umarım beni hala unutmadınız!
Dualarımızı eksik etmeyelim.
Herşey gönlünüzce olsun.
Sağlıkla Kalın.

Okumak istersen;
İzlemek istersen;

Nasılız?

İşe başladığımı biliyorsunuz. 2 hafta bitti, 3. haftamdayım. Nasıl gidiyor? diye sorarsanız eğer, bana göre fena gitmiyor. Açıkcası şimdilik pek bir iş yaptığım da yok. Ufak ufak işler verilip eğitimden geçiyorum. Burası küçük bir şirket. Yani ofis de çalışan 40 civarı kişi var. Ama imalathane de yoğun zamanlarda 200 kişiyi buluyormuş. Söyledim mi? Bu şirket iş binalarına pencere ve kapı imalat ediyor. Şimdilik memnunum. Pek bir sorun görmedim.

Ama bir Türk ile çalışıyorum. Makine mühendisi burada bir senedir çalışan 31 yaşında evli bir bey. Hiç hoşnut değil. Ben seni kendime yakın gördüm, söylediğim cümleler de eşim de böyle deyip deyip çalışanları kötülüyor. Yüzüne güler herkes ama arkandan laf konuşurlar diyor. Çık, kendini kurtar felan dedi. Kendide iş arıyor. Bir kaç yerden cevap bekliyormuş. Geldiği gibi çıkacakmış. Daha üniversiteden yeni mezun olmuş bir kişi olarak iş ortamları nasıl bilmiyorum tabi. Bakalım.

Her gittiğim yerde bir Türk ile karşılaşıyorum resmen. Ama birden fazla değil. 3. sınıfın sonunda staj yaptığım yere gittiğimde benimle birlikte bir tane daha stajerin başlayacağını duymuştum. Tam 12'den vurdunuz. Diğer stajer de bir Türk oğlanı idi.

Hayatımda gerçekten olan biten bu. Bu aralar aksattım bloğumu biliyorum. Lakin geri dönüşüm çok yakında!

Sağlıkla Kalın.

Okumak istersen;
İzlemek istersen;